12 Eylül 2011 Pazartesi

Bari Karlskrona’da gezelim mii?


Karlskrona’da her yer yeşil, her yer deniz, her yer ada gezilecek yerleri de hep huzurlu maviyle huzurlu yeşil karışımı bişey.
Büyük büyük parkları var İsveç’in zaten her birine bir gününü ayırıyosun, bende Ronneby’e gittim ve oranın Brunnsparken parkını gezdim bütün gün ve de tabi ki şehir merkezini.
Ronneby; Karlskrona’dan trenle 22 dakika uzaklıkta, Baltık denizi kıyısında çok şirin bir kasaba, adı da Dev nehrin üzerindeki şehir anlamında, parkı Brunnsparken da 2006 yılında Avrupa’nın en güzel dördüncü parkı seçilmiş ve gerçekten çok büyük ve güzel bi park.


Hem daha bi parkla ilgili daha ne anlatılabilir ki, sular var işte, göller var sonra şelalesi var havuzu fiskiyesi falan var park işte… Parka girince oklar, yollar, sağlar sollar var ve nerden başlasam diye düşünüyosun, o kadar huzurlu bi yer ki orası, saatlerce kalabilirim, yatıp kitap okuyabilirim, orda kuğularla beraber yaşayabilirim ben.




Bu arada İstanbul’da kuğuları alıp koyuyoruz ya yapay göllere burada zaten yaşam alanları göller yani doğal ortamında hayvanlar ve bi sokak arasından denize açılan bi yere gidiyosun ve orda kuğular yüzüyo salına salına, henüz yolda kedi, köpek  göremedim,hepsi sahipli, bir arkadaş kedi görmüş de fotoğrafını çekmiş hatta. Tabi kedi evrim geçirmiş değişik bişey olmuş buranın hava şartlarına ayak uydurabilmek için, zaten normal bi köpek de göremedim hepsi çizgi film kahramanı gibi, çizilmiş bişey yolda dolaşıyo gibi, zaten sahipleri de çizilmiş gibi olduğu için bi an gerçek mi animasyon mu anlayamıyosun ama dedim ya burada içki yok o yüzden sarhoş değilsiniz ve burada gördüğünüz o kadınlarda adamlarda köpeklerde hepsi gerçek.
Zaten görüldüğü üzere öyle bi yere düştüm ki kuzey Avrupa kenti deyip kandırdılar beni, ne Avrupası, ne Avrupa Birliği ya resmen Avrupa’yla aramızda Baltık denizi var hiçbir yere kıpırdayamıyoruz, ya da tam ucuz uçak bileti buluyoruz bu sefer de ödev teslimi diyolar, şimdilik görüldüğü üzere yakın çevresiyle uğraşıyorum anlaşılacağı üzere de bu blog Karlskrona’nın hayvanları bitkileri üzerine yazılacaktır,ben İstanbul’da daha eğlenceli bir insandım  geceleri gündüzleri gezerdim onları anlatırdım, şimdi resmen havadan sudan konuşabiliyorum burada.
Blekinge’e geleceklere notnotnot: Blekinge Üniversitesinin diğer kampüsü Karlshamda olduğu için Karlsham ve Karlskrona arası trenler öğrencilere bedavaymış o yüzden her durakta inip inip binebilirsiniz, her durak ayrı kasaba çünkü, şimdi sadece Roneby’de indim bigün hepsinde inip inip binmeyi de deneyeceğim ee buranın da en büyük çılgınlığı bu işte.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder